Borussia Dortmund’un, Alman silah üreticisi Rheinmetall ile yaptığı sponsorluk anlaşması, kamuoyunda ve savaş karşıtı organizasyonlar arasında büyük tepkiyle karşılandı. Dortmund CEO’su Hans-Joachim Watzke’nin bu kararı “yeni normal” olarak nitelendirmesi ve “Güvenlik ve savunma demokrasimizin köşe taşlarıdır” şeklindeki açıklamaları, eleştirilerin dozunu artırdı. Bu anlaşma, özellikle futbolun barış, dostluk ve dayanışma gibi değerleri temsil etmesi gerektiği düşünüldüğünde, büyük bir çelişki olarak görülüyor.

Rheinmetall, Ukrayna savaşından bu yana büyük kârlar elde eden bir şirket. Almanya’nın Ukrayna’ya gönderdiği silah yardımlarından kazanç sağlayan şirket, hisselerinde yüzde 500 artış gördü ve üretim kapasitesini artırmak için yeni fabrikalar inşa ediyor. Özellikle Leopard tanklarının üreticisi olan Rheinmetall’in, şimdi de Borussia Dortmund gibi köklü bir futbol kulübünün sponsoru olması, savaşın ekonomik faydalarının spor dünyasına da yansıması anlamına geliyor.

Anlaşmanın finansal boyutu ise dikkat çekici. Üç yıl sürecek olan bu sponsorluk, Borussia Dortmund’a her yıl yedi haneli bir gelir sağlayacak. Ancak, bu finansal kazanç, savaşın yıkıcı etkileri göz önüne alındığında, etik açıdan sorgulanabilir bir durum yaratıyor. Sporun, toplumda barışı, dostluğu ve dayanışmayı teşvik etmesi gerekirken, bir silah üreticisi ile iş birliği yapılması bu değerlerle tamamen zıt bir görüntü oluşturuyor.

Alman Barış Topluluğu gibi savaş karşıtı organizasyonlar, bu anlaşmanın iptali için harekete geçti. Organizasyon, anlaşmanın futbolun ruhuna aykırı olduğunu savunarak imza kampanyası başlattı. Bu tepkiler, sporun ticari kazançlar uğruna nasıl manipüle edilebileceğini gözler önüne seriyor.

Editör Dr. Şevket Dalboy, bu konuda şunları söylüyor: “Spor, dostluk, dayanışma ve ortak bilincin pozitif anlamda hayata geçmesi için önemli bir araçtır. Ancak, savaşları tetikleyen, yıkım ve ölüm getiren bir silah fabrikasının futbol kulübüne sponsor olması kabul edilemez ve edilmemelidir. Para için her şeyin mübah görüldüğü bir dünyada, sporun bu tür etik dışı anlaşmalardan uzak durması gereklidir.”

Rheinmetall gibi silah üreticileri, ürettikleri silahlarla yalnızca savaşın süresini uzatmakla kalmaz, aynı zamanda sivil kayıplar ve insani krizlere de neden olurlar. Birleşmiş Milletler raporlarına göre, savaş bölgelerinde kullanılan silahlar, milyonlarca insanın yerinden edilmesine ve sivil ölümlerin artmasına neden olmaktadır. Bu tür şirketlerle iş birliği yapan spor kulüpleri, dolaylı olarak bu yıkıcı etkileri desteklemiş olurlar.

Bu anlaşma, sadece bir sponsorluk haberi olarak değil, aynı zamanda savaşa karşı bilinçlendirme çağrısı olarak da değerlendirilmelidir. Sporun barışçıl ve yapıcı değerlerini korumak, savaşın ve yıkımın sembolü olan şirketlerle iş birliği yapmamakla mümkündür. Bu nedenle, Borussia Dortmund ve benzeri kulüplerin, etik değerlere sadık kalarak, savaş karşıtı duruşlarını net bir şekilde ortaya koymaları büyük önem taşımaktadır.

Dr. Şevket Dalboy’un Yorumu

Dr. Şevket Dalboy, bu durumu şu şekilde özetliyor: “Savaşların tetiklediği yıkım ve ölüm, sadece çatışma bölgelerini değil, tüm dünyayı etkiler. Silah üreticilerinin sponsor olduğu spor kulüpleri, bu yıkıcı etkilerin yayılmasına dolaylı olarak katkıda bulunur. Sporun gerçek anlamı, barış, dostluk ve dayanışmadır. Bu değerler, savaşı körükleyen unsurlarla yapılan anlaşmalarla zedelenmemelidir.”

Bu perspektiften bakıldığında, Borussia Dortmund’un Rheinmetall ile yaptığı anlaşma, sadece finansal bir tercih değil, aynı zamanda etik bir sorumluluk meselesidir. Spor dünyası, barışı ve insanlığı savunan bir duruş sergileyerek, savaş ve yıkım getiren iş birliklerinden kaçınmalıdır. Bu, sadece sporun değil, tüm insanlığın geleceği için önemlidir.