Boston Consulting Group’un 2023 Küresel Servet Raporu, Almanya’da servet dağılımındaki adaletsizliğin giderek derinleştiğini ortaya koyuyor.

Şevket Dalboy

Rapora göre Almanya’da sadece 3 bin 300 süper zengin, ülkenin toplam finansal varlıklarının yüzde 23’üne sahip. Bu oran, bir önceki yıla göre bir puan artmış durumda. “Süper zengin” kategorisine giren bu kişiler, 100 milyon dolardan fazla finansal varlığa sahip olanları kapsıyor.

Almanya’daki Eşitsizlik Diğer Ülkelerden Daha Fazla

Raporda, Almanya’daki servet dağılımının diğer ülkelerin ortalamasına göre daha eşitsiz olduğu belirtiliyor. Almanya’da toplam 555 bin dolar milyoneri bulunurken, bu sayı geçen yıl bir önceki yıla göre 30 bin daha fazla. Ancak, ülkenin 66 milyon 500 bin vatandaşının mali serveti 250 bin dolardan az. Bu kesim, ülkenin toplam mali servetinin sadece yüzde 42’sine sahip.

Gelecekte Daha da Fazla Eşitsizlik Bekleniyor

Araştırmacılar, Almanya’da servet eşitsizliğinin önümüzdeki beş yıl içinde daha da artacağını öngörüyor. Tahminlere göre, 2028 yılına kadar süper zenginlerin toplam finansal servet içindeki payı yüzde 26’ya yükselecek.

Dünyadaki Durum: ABD ve Çin İlk Sıralarda

Süper zenginlerin sayısında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ilk sırada yer alıyor. ABD’de 26 bin süper zengin bulunurken, bu rakamı 8 bin 300 süper zenginle Çin takip ediyor. Almanya, 3 bin 300 süper zenginle üçüncü sırada geliyor. Küresel olarak ise süper zenginlerin sayısı geçen yıl bir önceki yıla göre 7 bin artarak 73 bine ulaştı.

Küresel Varlıklar ve Finansal Büyüme

BCG raporuna göre, küresel net varlıklar geçen yıl yüzde dört artarak 477 trilyon dolara yükseldi. Nakit para, hesap bakiyeleri, tahviller, hisse senetleri, yatırım fonları ve emekli maaşlarını kapsayan finansal varlıklar ise yüzde yedi artarak 275 trilyon dolara ulaştı. Almanya’da finansal varlıklar 2023 yılında yüzde beş oranında büyüdü.

Kapitalist Mantık ve Servet Birikimi

Siyaset ve Sosyal Bilimler Doktoru Şevket Dalboy, bu durumu eleştiren bir yazısında, kapitalist sistemin kaynakların kullanımı üzerindeki etkisine dikkat çekiyor. Dalboy, “Kapitalist mantıkla hareket edenler, servetlerine servet katmaya devam ederken, toplumun geniş kesimleri fırsat eşitsizliği ve gelir adaletsizliğiyle boğuşuyor. Servetin belirli ellerde toplanması, sosyal adaletsizliğin derinleşmesine neden oluyor” diyor.

Gelir Dağılımında Adalet Talebi

Almanya ve dünyada servet dağılımındaki bu adaletsizlik, sosyal adaletin sağlanması gerekliliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Zenginle fakir arasındaki uçurumun kapanması, sürdürülebilir ve adil bir ekonomik sistemin kurulması için elzemdir.

Sonuç olarak, toplumun her kesiminde eşit fırsatların yaratılması, kaynakların adil dağılımı ve kapitalist sistemin aşırı zenginleşmeyi teşvik eden yapısının yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Adalet ve eşitlik, sadece ekonomik değil, sosyal ve politik bir gerekliliktir. Toplumun vicdanı, bu adaletsizliğe sessiz kalmamalıdır.